25 Mart 2013 Pazartesi

bir şehri bir adamın hatrına sever gibi




şimdi burada saat altı
ve neredeyse bahar
azıcık aydınlık pencere
azıcık karanlık oda
hani aşk olsa kapıdaki
hikaye tamam.

ya da hani, kazara
bir isim 
bir tebessüme eşitse
serin ikindi üzeri
taş sokağa karşı içilen 
kahveye emsal
tütüyorsa burnunda
ne yakıyor
amma ne yakıyor
ne de yakmıyorsa
vakittir.
dem kıvam.
hal hal üzere
gerçeği cebinden çıkaran hal
her hal üzere.
tutula nefesler
ve sonra sükut.
göğsünde
gümbürtü.
kulağımda
terennüm.
sükut.




Hiç yorum yok: