4 Aralık 2008 Perşembe

mevsim

sırasız, mantık silsilesinden yoksun, öylesine...

aralık aynı geldi ve ben kaldırımları kaplayan sarı yaprakları yeni gördüm. sokağımızı süpürenlerin işlerini çok iyi yaptıklarını ya da benim gökyüzüne bakarak yürüme meziyetine sahip olduğumu anlayabiliriz bu durumdan. her nasıl anlarsak anlayalım, görüntüden keyif aldım. bir hayat bilgisi kitabının mevsimler bölümündeki sonbahar fotoğrafı gibiydi kaldırımlar.
"kış aylarında kalın ve koyu renkli giysiler giymek gerekir. koyu renkler günışığını çeker ve vücudumuzu sıcak tutarlar. yaz aylarında ise ince ve açık renkli giysiler giymek gerekir. açık renkler günışığını kırar ve yansıtırlar, vücudumuz serin kalır."

"ülkemiz dört mevsimi de yaşayatan iklim koşullarına sahiptir. bu ülkede doğduğunuz için ne kadar şanslı olduğunuzu bilemezsiniz. varlığınız türk varlığına armağan olsun. evet tekrar edelim, ilkbahar - yaz - sonbahar - kış."

ilerleyen yıllarda coğrafya dersleri girdi hayatıma. diğer ülkelerin de iklimini öğrenmek lazımdı. yeri geldiğinde varlığımızı o ülkenin varlığına da mevsim koşullarına uygun giyinerek hakkıyla armağan edebilelim diye. özellikle kuzeye yakın batı avrupa ülkelerin çokça yağış aldığını, hani tabiri caizse dört mevsim sonbaharı yaşadığını öğrenmiştim. nedense londra'dan açılmıştı konu, "yıl içinde yağmurlu gün sayısı o kadar fazladır ki londra'da, ruhunuz daralır yani." demişti hocamız. ne biliyordu ki ruhumla ilgili. o cümlesini tamamlamadan daha, londra'da bulunduğumu hayal etmiştim. bolca yağmurun yağdığı, rengi gri bir şehir. "evet, böyle bir şehirde yaşamayı çok isterim, o benim ruhumla ilgili ne biliyor ki..."

artık kardan yana fakir geçiyor kışlar. küresel ısınma, yaşlanan dünya vs. bu dünya da 5 milyar yıldır yaşlanmadı son 30 yılda yaşlandığı kadar. bir yaşlanmadır almış gidiyor. buzullar eriyor. venedik sular içinde. bir başka coğrafya hocam da "italya şimdi çizme gibi, önümüzdeki on yıllarda patik gibi olacak." demişti. içimdeki "yok artık"ı dışarı vermemiştim. o gün bugün içimde...

Hiç yorum yok: